Tarihte 1492’den önce Amerika kıtası yerlilerinin tedavi ve dini amaçlarla tütün üretimi yaptığı biliniyor. Bugün dünya genelinde tütün ve tütün mamullerinin zararları konusunda yeterince tartışmalar ve bilimsel analizlerse hala devam ediyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre “sigara içmek” dünya çapında ciddi bir problem; çünkü bu verilere göre, dünya genelinde sigara içenlerin sayısı 1 milyar 100 milyon ve bu sayıdan yılda 6 milyon insan tütün tüketimi sebebiyle hayatını kaybediyor.
Eskilerin yerinde bir sözüdür; “her koyun kendi bacağından asılır.” Neyi ne kadar önemser ve umursarsınız bu tartışılır; ancak, sigaranın ağız ve diş sağlığı konusunda da ciddi travmaya yol açtığı bir gerçek.
Yaptığımız diş tedavisi sonrasında hastamızın mutlaka sigara tüketimi olup olmadığını sorarız. Bunu sormamızın temel nedeni yapılan müdahale sonrasında sigara tüketiminin iyileşme sürecini olumsuz yönde etkilemesidir. Sistemik olarak sigaranın vücuda girmesiyle birlikte verdiği tahribat ilk olarak ağız içinde kendini hızlı şekilde gösterir. İçeriğindeki 4 binden fazla zararlı olduğu tespit edilen madde ile ağız kimyasında değişikliği tetikler. Diş taşı ve mikrobiyal plak oluşumu kolaylaşır. Ağız içerisinde bakterilerin gelişerek yayılmasına elverişli bir ortam oluşur. Sigara içen kişiler, oluşan kötü ağız kokusu ile sigara içtikleri süre boyunca yaşamak zorunda kalırlar. En basit zararı ise; tat alma duyusunu köreltmesidir.
Keşke sigaranın zararları sadece bu saydıklarımızla kalsaydı; ancak ağız kanseri ile karşı karşıya kalma riski de söz konusu. Ağız kanserinin belirtileri ise; çiğneme, yutkunma zorluğu, tekrarlayan kanamalar, ağız içinde beyaz ve kırmızı alanların oluştuğu renkleşmenin değişikliği, ağız ve boyun bölgesinde şişlik olarak sıralanabilir. Saydığımız bulguların görülmesi halinde vakit kaybetmeden bir diş hekimine başvurulmalıdır. Diyelim ki bugün itibariyle sigarayı bıraktınız; kanser konusundaki riskiniz ancak bir 10 yıl sonrasında hiç sigara tüketmemiş kişiyle eşit durumda olacaktır. Keyif verdiğini düşünerek ne hayatınızı ne de sağlığınızı riske atmayın.
