Liposuction bir zayıflatma değil, şekillendirme ameliyatıdır. Spor ve diyetle beraber kilo kaybedilse de vücudun belirli bölgelerindeki inatçı yağlar için kullanılan bir yöntemdir. İnatçı bölgeler genellikle karın, belin her iki yanı (simit denilen bölge), kalçalar, bacak içleri, diz ve çene altı (gıdı)dır. Yağ fazlası olan bölgeler nedeniyle silüet bozulması vardır. Liposuction’da temel amaç vücudun, fazlalıklar nedeniyle şekil bozukluğu olan bölgelerini daha biçimli hale getirmektir. Lipsuction’da kullanılan kanüller çok küçük kesiler ile yağ dokusu içerisine yerleştirilir, vakumlama yöntemi ile yağ dokusu dışarı çekilir. Bu sayede işlem yapılan bölgedeki hacim azalır, hatlar daha düzgün olur.
Mucize beklememek gerekir…
Egzersiz ve düzenli diyet programına rağmen, istenilen sonucun alınamadığı inatçı yağ birikintilerinin olduğu, normal vücut ağırlığı olan, sıkı ve elastik bir cilt yapısına sahip kişilerliposuction için uygun adaylardır. Hastanın beklentileri gerçekçi olmalıdır. Liposuction ile vücut silüeti düzgünleşir, kişinin eksilen güveni yerine gelir.
“Ameliyatsız Liposuction” aldatmacadır !
Günümüz sağlık uygulamalarının bazıları reklam amaçlı olarak gerçekte liposuction ile ilgili olmamalarına rağmen ameliyatsız liposuction teknikleriymiş gibi tanıtılmakta ve sunulmaktadır. “Ameliyatsız Liposuction Mucizesi”adı ile lansmanı yapılan uygulamalar aslında ultrasonik ses dalgalarıyla çalışan zayıflama cihazlarından ibarettir. Liposuction kelimesi yağ (yağ dokusu) emme anlamına gelir. Tıpta deri üzerine açılan küçük bir kesi ile ince metal kanüller kullanılarak uygulama yapılan bölgedeki yağın (yağ dokusunun) vakumla alındığı bir ameliyattır. Liposuction’un ameliyatsızı olmaz. Bu terminolojik olarak da böyledir. Bu nedenle ‘ameliyatsız liposuction’ tabiri bir kandırmacadır. Liposuction olmayan bir yöntemin sanki liposuction imiş gibi hatta bir de ‘ameliyatsız’ kelimesi eklenerek liposuction’dan da üstün bir yöntemmiş gibi sunulması aynı zamanda tıp etiğine de aykırıdır.