Çevresel faktörlere oldukça açık olan cildimiz yaşlanma etkilerinin belirgin olarak görüldüğü bir yapıya sahiptir. Güneşin zararları ışınları, hava kirliliği, hormonal faktörler, düzensiz uyku ve beslenme, genetik faktörler, sigara – alkol tüketimi vb cildin yaşlanma sürecini hızlandırılan önemli faktörler arasında yer alır.
Hyalüronik asit cildin temel yapı taşlarından biridir. Yaş ilerledikçe özellikle 20’li yaşlarla birlikte hyalüronik asit içeriği cilt altı dokuda azalmaya başlar. Bu azalma cildin su tutma kapasitesini düşürür. Su tutma kapasitesi düşen ciltte kolajen ve elastik lifler kırılmaya, eskimeye başlar. Çevresel faktörlerin cilde verdiği hasar ve yer çekimi etkisiyle esnekliğini kaybeden dokular aşağı doğru yer değiştirir, zemindeki kaslarının etkisiyle derin ve yüzeysel kırışıklıklar meydana gelir. Bu döngü doğal cilt yaşlanma sürecinin bir parçasıdır. Gün içerisinde kullanılan yüz mimikleri (kaşları çatmak, gülmek, gözleri kısarak bakmak vb.) çizgilerin oluşmasına katkıda bulunur. 30'lu yaşlardan sonra yaşlılık belirtileri ciltte kendini tam anlamıyla göstermeye başlar.
Gençlik aşısı, yaşlanma belirtileri ile görülen ciltteki deformasyonların, sarkmaların ve kırışıklıkların giderilmesinde uygulanan medikal – kozmetik bir tedavidir. Tedavinin temelinde “hyalüronik asit” bulunmaktadır. Deri altına enjekte edilen gençlik aşısı zarar görmüş cildin canlanmasını ve eksilen hyalüronik asitin yeniden istenilen miktardaki seviyeye ulaşmasını sağlar. gençlik aşısı tüm cilt tiplerinde yüz, boyun, dekolte bölgesi, dudak üstü, göz çevresi, alın, el üstü gibi bölgelere uygulanabilir. Gençlik aşısının uygulanmasından hemen sonra ciltte kaybolan hacim hemen kazınılırken yüzün yukarı doğru yapılanması tekrar kendini gösterir. Gençlik aşısı uygulamasından 7 gün sonra parlaklık ve canlılık başlar ve aylar içerisinde artarak yeniden yapılanma kendini göstermeye devam eder.
Mevcut şikayet durumuna göre uygulamalar ve seans aralıkları değişiklik gösterir. Genç ciltlerde 14 -21 gün ara ile 2 seans; orta yaşlı ciltlerde 14 – 21 gün ara ile 2 – 3 seans; yıpranmış ciltlerde ise 07 – 14 gün ara ile 3 – 5 seans optimal sonuçlar için gerekir.
