Bakmak ve gördüğünü yorumlayabilmektir, estetik. Diğer bir deyişle güzelliğin insan zihninde oluşturduğu algıdır. Yaşadığımız şu dönem kişinin kendini olduğu gibi kabul edebilmesinin ötesinde seçenekler ile karşımıza çıkıyor. Örneğin iş hayatında mesleki tecrübenin yanında prezantable olabilmek artı değer ile kişinin karşısına çıkıyor ve bir nevi dış görünüm kartvizit oluyor. Ya da son dönemin popüler çılgınlığı sosyal medya paylaşımları olan selfie ve belfiede gelen beğeni ve yorumların kişinin psikolojisine etkisi. Çağımızın dayatmaları nedeniyle benzeri örnekleri çoğaltmak mümkün.
Estetik operasyonların kişinin sadece görünümüne katkı sağlamakla kalmayıp aynı zamanda yaşam kalitesini de attırdığı göz ardı edilemeyecek bir gerçek halini aldı. Vücut orantılarına kıyasla büyük olan memelerin sırt omuz ağrısının yanı sıra pişik gibi cilt sorunlarını da beraberinde getirmesi, burundaki şekil bozukluğunun beraberinde nefes alma problemini doğurabilmesi, göz kapaklarında torbalanma ve torbalanmaya bağlı düşme ile kişinin görme açısının daralması sayılabilecek yaşamsal estetik gerekçeleri olarak karşımıza çıkıyor. Estetik operasyonların temelinde bir yanda da artık sadece estetik güzellik kaygısı yatmadığını görüyoruz. Günümüzde estetik operasyonların keyfiyetten çıkarak bazı durumlarda gereklilik halini aldığını hatta halkta konuyla ilgili ciddi bir bilinçlenme oluştuğunu söylemek de mümkün. Yaşam kalitesini olumsuz etkileyen deformasyonlara yapılacak ilgili müdahaleler ile kişinin yaşadığı sorunlar ortadan kaldırılabilir.
Genel görünümünden memnun olmamak, diğer bir taraftan kişide psikolojik ve sosyo-psikolojik travmalara da sebebiyet verebiliyor. Kısaca bedeni ile barışık olmayan kişi kendi ile de toplum ile de barışık değildir diyebiliriz. Kişi giydiklerini kendine yakıştıramaz, kendine uygun bedende kıyafet bulamaz, toplum içinde statü sahibi olma konularında zorlanır; gibi gibi… Yani sosyal yaşamda pek çok aktiviteden kendini soyutlayan kişide bu psikolojik bir çöküntü de yaratabilir.
Her bireyin görünümünden memnun olduğu aynı zamanda kaliteli bir hayat yaşayabilmek elbette ki hakkıdır. Yaşam kalitesi yüksek ve memnuniyetin üst düzeyde olduğu hayatın verdiği özgüven ile de her geçen gün daha başarılı ve kaliteli bir hayat yaşayabilmek olasıdır. Dolayısıyla yapılabilecek estetik cerrahi girişimler kişinin sosyal hayata katılımını her anlamda arttıracaktır.
