Ülkemizde estetik uygulamalar ve estetik cerrahi konusunda kavram kargaşaları hala var. Özellikle toplumumuzda estetik plastik cerrahi uzmanları ile estetisyenler ne yazık ki eşdeğermiş gibi karıştırılıyor. Milli Eğitim Bakanlığı meslek liseleri, kursları yahut halk eğitim merkezlerinde cilt bakımı, makyaj, ağda gibi işlemler üzerine eğitim almış kişilerdir, estetisyenler. Estetisyenlerin bugün kendi sınırları içerisinde çalışmayarak, doktor kontrolü olmaksızın güzellik salonlarında lazer epilasyon, lazer ile cilt yenileme, dövme silme, botoks, dolgu vb işlemler yaptıklarını duyuyoruz. Bu saymış olduğumuz işlemleri yaptırmak için başvurduğunuz yerlerde mutlaka uzman hekim, estetik plastik cerrahi uzmanı ya da dermatoloji uzmanı olup olmadığını sorgulayınız. Sonrasında yaşanabilecek geri dönüşsüz sıkıntıların önlemini bu sayede kolaylıkla alabilirsiniz.
Diğer bir konu ise estetik cerrahi branşı dışındaki hekimlerin estetik ameliyatlar yaptığını da duyuyoruz. Estetik ameliyatları alanında uzmanlık eğitimi almış Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanları yapmalıdır. Farklı uzmanlık dallarının gelişen tıp teknolojisinde estetik kaygılar için farklı çözümler ürettiklerini ve sonuçlarını görüyoruz. Planlanan bir estetik cerrahi ameliyat ancak ve ancak bu alanda eğitim almış kişilerce yapılmalıdır.
Liposuction, burun estetiği, saç ekimi, meme ve karın estetiği dünyada olduğu kadar ülkemizde de en çok talep gören estetik cerrahi ameliyatlardır. Bu ameliyatların ülkemizde merdiven altı, denetim dışı yerlerde yapılması ve bunun hala bütçeler göz önüne alınarak tercih ediliyor olması çok üzücü. Estetik cerrahi işlemler ofislerde, muayenehanelerde ve merdiven altı yerlerde yapılmamalıdır. Ayrıca her türlü estetik müdahale öncesi mutlaka bazı laboratuvar tahlilleri yapılmalıdır. Bu tahlillerde hastanın kendisinin de bilmediği bazı rahatsızlıklar ortaya çıkabilir. Anestezi altında yapılan ameliyatların, ameliyathane dışında her hangi bir yerde yapılmaması gerekmektedir. Estetik ameliyat düşünen, planlayan kişilerin alacakları kararlarında hayati durumlarını da göz önünde bulundurarak karar almalarını, bu konularda daha duyarlı ve bilinçli olmalarını öneriyorum.