Ergenlik çağından itibaren meme kadınlar için önemli bir organdır. Kadınlığın sembolü olan memeler dişiliğin ve çekiciliğin unsuru iken; bebeğin beslenme kaynağı olarak gözlerini hayata yeni açmış canlının devamlığını sağlayan anneyi sembolize eden önemli bir unsurdur.
Meme yapısal olarak yağ hücreleri ve süt bezelerinden oluşur. Meme yapısı metabolizmal durumlardan ya da hormonal değişikliklerden kolaylıkla etkilenebilir ve bu da göğüslerde çeşitli değişimlere neden olabilmektedir. Özellikle gebelik ve emzirme gibi etmenler sonucunda memelerde sarkmalar ve büyüme ya da küçülme gibi yapısal değişiklikler meydana gelir. Yaşanan aşırı kilo değişiklikleri de göğüsleri olumsuz etkileyebilmektedir. Aşırı büyümüş, sarkmış göğüsler nedeniyle meme altı ve arasında kızarıklık ve pişik gibi problemler de ortaya çıkabilmektedir. Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanseri ve tümörlerinin tedavisi esnasında memede şekil ve hacim bozuklukları görülebilir, hatta memenin bir kısmı ya da tamamının alınması gerekebilir.
İşte bu saymış olduğumuz çeşitli nedenlerle yapısal değişimler geçirerek şekil bozukluğuna uğrayan memeler nedeniyle kadınlar kendilerini rahatsız hisseder duruma gelmektedir. Kadın bedeninde görünümü fiziken tamamlayan memelerin hacimsel durumu ve şekli; kadının psikolojisi üzerine baskı oluşturabilir, hem cinsel ve hem de sosyal yaşamını olumsuz etkileyebilir.
Meme ise şekil olarak da kendisine has bir orijinalliğe sahiptir. Literatürde tanımlanmış tek tip bir meme şekli yoktur. Yuvarlak, damla, düz vs. litaretürde geçen şekillerdir. Meme şekil itibariyle kişiden kişiye değişiklik gösterdiği ve çeşitli nedenlerle yapısal değişimler geçirerek şekil bozukluğuna uğrayabildiği için yapılacak meme estetiği de kişiye özel planlanmalıdır. Mevcut rahatsızlık kaynağı için, vücudun genel atanomik duruşu göz önüne alınarak yapılacak ameliyat planlaması ile elde edilecek sonuçlarda yüz güldürücü olacaktır.
